Ana SayfaTaylandBangkokBangkok’ta Bir Öğleden Sonra: Çin Mahallesi'nde Sokaklara Karışmak

Bangkok’ta Bir Öğleden Sonra: Çin Mahallesi’nde Sokaklara Karışmak

Bangkok’ta hava sıcak ve nemli. Öyle böyle değil. Yürümek bile insanın gözünü korkutuyor. Aslında dışarı çıkmak gibi bir planım da yoktu. Ama elimde yeni aldığım Fujifilm X100VI varken, otel odasında oturmak biraz zor geldi.

(Makineyle ilgili ilk izlenimlerimi bu yazıda paylaşmıştım: Sokak Fotoğrafçılığı İçin Fujifilm X100VI: Neden Bu Makineyi Seçtim?)

Öğleden sonra sıcaklık biraz düşünce, fazla düşünmeden kendimi dışarı attım. Metroya atlayıp yaklaşık 40 dakikalık bir yolculukla Wat Mangkon durağında indim. Metrodan çıkar çıkmaz kendimi tropikal meyvelerin, sokak yemeklerinin ve kalabalığın ortasında buldum.

Dünyanın En Kötü Kokan Meyvesiyle Tanışma

Daha birkaç adım atmıştım ki, meşhur dürian meyvesi karşıladı beni. Kötü kokusuyla ün salmış bu meyveye mesafeli yaklaştım. Önce bir fotoğraf çektim, sonra geçip gittim.

Bangkok Chinatown'da bir sokak tezgahında satılan dilimlenmiş dürian meyvesi

Ama aklıma yıllar önceki bir anım geldi: Zanzibar’da jackfruit meyvesiyle ilk karşılaştığımda da aynısını yapmıştım. Fotoğrafını çekmiş, tadına bakmadan yürüyüp gitmiştim. Sonra başka bir gelişimde tadının ne kadar güzel olduğunu fark edip, o ilk anda denemediğime pişman olmuştum.

Bu yüzden benzer bir pişmanlığı tekrar yaşamamak için geri döndüm. Dürian satan bir tezgâha yaklaştım ve küçük bir parça aldım. Kokusu da, tadı da… açıkçası bana göre değildi. Sanırım bu, dürianla hem ilk hem de son karşılaşmamız oldu.

Sokakta Bir Mangal, Üzerinde Kalamar

Biraz ilerleyince bu sefer çöp şişlerle dolu bir tezgah çıktı karşıma. Ne ararsan var: kalamar, karides, hatta adını bile bilmediğim şeyler… Hepsi şişlenmiş, yandaki mangalda pişmeyi bekliyor. Bizde mangal dendi mi akla ilk sucuk gelir ya, burada olay tamamen başka bir boyutta.

Bangkok Çin Mahallesi'nde kalamar ve ahtapot gibi deniz ürünlerinin sergilendiği sokak tezgahı.

Uzakdoğu’nun mangalı bildiğimizden değil. Duman tanıdık ama içerik bambaşka. Çin Mahallesi’nde biraz dolanıp o tezgahların önünden geçince fark ettim; denizden çıkan her şey burada bir şekilde şişe geçip mangala düşüyor.

Sadece bakmakla yetinmedim. Kalabalığın arasından sıyrılıp, bir tavsiye üzerine T & K Seafood adlı küçük bir mekâna uğradım. Tezgâhın hemen yanındaki taburelere oturdum, menüye şöyle bir göz attım. Kalamar, karides, denizden çıkan ne varsa burada da vardı zaten. Birkaç şey söyledim, yanında da yumurtalı pilav aldım.

Bangkok Çin Mahallesi'nde yer alan T&K Seafood restoranının önünde yemek yiyen yerli halk ve turistler.

Açık konuşayım, deniz ürünleri beni çok heyecanlandırmadı. Belki damak tadı, belki de pişirme tarzı… Ama yumurtalı pilav fena değildi. Bazen büyük beklentiler değil, sade ama iyi bir tabak yetiyor insana. Bangkok sıcağında kısa bir mola, bir tabak pilav ve sokaktaki hareket… O an için fazlasıyla yeterliydi.

Yemeğin yanında içecek olarak ne alsam diye bakınırken, etrafta hindistan cevizi kabuklarından suyunu içenleri gördüm. Merak ettim, ben de bir tane söyledim. Soğuk geldi, buz gibi. Bangkok sıcağında ilk yudumda insanı ferahlatıyor gerçekten. Ama tadı mı? Eh, alışkın değilim sanırım. İçilebilir ama bayıldım diyemem. Yine de o anın ruhuna uygundu; tropik bir şehirdesin, elinde hindistan cevizi, sokakta hafif bir rüzgâr… Tadını sevmek şart değil, anın kendisi güzel.

Bangkok Çin Mahallesi'nde tuk-tuklar, motosikletler ve kalabalık caddede yürüyen insanlar.

Çin Mahallesi’nde Akşam Havası

Yemeğin ardından kendimi tekrar sokaklara attım. Çin Mahallesi’nin ana caddesi Yaowarat üzerinde yürümeye başladım. Ne bir plan vardı ne de belli bir yön. Sadece etrafa bakarak, zaman zaman durup fotoğraf çekerek dolaştım. Hava karardıkça sokaklar daha da hareketlenmeye başladı. Tabelalar yanıyor, kalabalık artıyor, caddenin ritmi değişiyordu. Yaowarat’ta birkaç saat nasıl geçti fark etmedim bile.

Günün sonunda yorgundum ama dışarı çıktığıma sevindim. Eğer yeni aldığım makine olmasaydı, o akşamı büyük ihtimalle otelde geçirirdim. İyi ki almışım, beni dışarı çıkmaya iten şey oldu.

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

Bunlar İlgini Çekebilir