Ana SayfaİtalyaRomaKolezyum: Antik Roma'nın Kalbi

Kolezyum: Antik Roma’nın Kalbi

Büyük bir stadyum, öğle sıcağında güneş her yeri kavuruyor. Tribünlerde binlerce kişinin tezahüratları arasında gladyatörlerin kan kokusu geliyor. Vahşi hayvanların ve idam edilmeyi bekleyen mahkumların çığlıkları her yerde yankılanıyor. İki bin yıl kadar önce Kolezyum’a yolunuz düşseydi, aşağı yukarı böyle bir tablo ile karşılaşacaktınız.

Kolezyum, Ortaçağ’dan günümüze Roma’nın simgesi olmuştur. Ne zaman Kolezyum yıkılır o zaman Roma yıkılır; ne zaman Roma yıkılır o zaman da dünyanın sonu olur. Kolezyum’un Roma için önemi buydu. Kolezyum ayakta kaldığı sürece Roma’nın da yaşayacağına inanılıyordu.

Pantheon, Trajan ve Marcus Aurelius sütunları da o dönemlerden kalan diğer önemli simgesel yapılardır.

Kolezyum’un Yapılış Hikayesi

Kolezyum’un geçmişi, imparator Nero’nun intihar ettiği tarih olan MS 68 yılına dayanıyor. Bu olaydan sonra 18 ay süren bir iç savaş başladı. Aristokratlar arasındaki taht savaşları, Titus Flavius Vespasianus ya da kısaca Vespasian’ın zaferiyle sonuçlandı.

Vespasian’ın ilk işi, Roma’nın merkezini yeniden inşa etmek oldu. Şehirden, Nero’nun izlerini silmek istedi.

Kolezyum’un bulunduğu yerde Nero’nun meşhur Altın Evi’nin yapay gölü bulunuyordu. Altın evin önünde Nero’nun dev (=colossus) heykeli vardı. Bu bölge bu heykelle anılıyordu. Göl kurutuldu ve MS.72 yılında Roma İmparatorluğun en büyük amfi-tiyatrosunun inşaası başladı.

Zamanla, yapılan bu amfi-tiyatroya da Kolezyum (=Colosseo) denmeye başlandı. Vespasian, Nero’nun hatırasını Roma’dan silmeyi düşünürken, yaptırdığı devasa yapı adını Nero’dan aldı.

kolezyum ic duvarlar
Kolezyum iç mekan duvarları.

Kolezyum’un resmi açılışı, Vespasian’ın oğlu Titus zamanında MS.80 yılında oldu. Açılış kutlamaları 100 gün sürdü. Bu kutlamalar esnasında gladyatörler hem kendileri arasında hem de vahşi hayvanlarla karşı karşıya gelip, mücadele etti. Kıyımın boyutunu tahmin etmek biraz güç. Tarihçi Duo’ya göre açılışta toplam 9000 vahşi hayvan öldürüldü.

Ridley Scott’a İlham Veren Tablo

Gladyatörler, arenaya girdiklerinde imparatoru selamlar ve şu sözleri söylerlerdi: “Ölecek olanlar seni selamlıyor.”

Galip gelenler özgürlüklerini kazanırdı. Yenilen ve hala hayatta olanların kaderi ise trübünlerdeki halkın merhametine bağlıydı.

Jean-Léon Gérôme ‘nin Pollice Verso tablosu gladyatör dövüşünden bir sahneyi anlatıyor. Kafasında balık figürü işlenmiş bir miğfer olan kazanan dövüşçü, imparatorun işaretini bekliyor. Başparmağın aşağı çevrilmesi “kılıçlar aşağı” yani yenilenin hayatının bağışlanması anlamına geliyor. Başparmağın yukarı çevrilmesi ise yenilenin öldürülmesi anlamına geliyor.

Ridley Scott’ın Gladyatör filminden hatırlıyoruz bu sahneyi.

Pollice Verso, Jean-Léon Gérôme  (1824–1904) , Phoenix Sanat Galerisi. (foto: http://piction.phxart.org/)

Gladyatörler

Arenada gün, sabah vahşi hayvanların avı ile başlar, öğleyin suçlu mahkumların infazı gerçekleştirilir, öğleden sonra da gladyatörler sahneye çıkardı.

Gladyatörler savaş esirleri, tek umutları arenadaki başarı olan yoksul insanlar ve gladyatör kamplarına satılan kölelerden oluşan marjinal bir gruptu. Roma toplumunun dışındaydılar. Kısacası köleydiler. Neredeyse hiçbir hakları yoktu.

kolezyum arena kapisi roma
Arenaya çıkan kapılardan biri

Mezar taşlarının söylediğine göre ortalama 22.5 yıl yaşamışlar. Her yıl yaklaşık 8000 gladyatör arenadan sağ çıkamıyordu.

Kolezyumdaki kanlı gladyatör dövüşleri 430 yılında son buldu. Hayvanların öldürülmesinin sonlanması ise ancak 100 yıl sonra 523 yılında oldu.

Dev Hayvanat Bahçesi

Kolezyum’un altındaki kafeslerde bulunan vahşi hayvanlar, sıraları geldiğinde asansörlerle arenaya salınırlardı. Her yıl binlerce hayvanın Afrika’dan getirilip arenadaki şovlara dahil edildiğini düşünürsek, yapılan organizasyonun büyüklüğü günümüzde bile inanılamayacak boyutlarda. Bu kadar hayvanın getirilmesinin ardından Kuzey Afrika aslanlarının soyunun tükendiği rivayet edilir.

Kolezyum en kanlı zamanını İmparator Trajan zamanında yaşadı. Daçya (bugünkü Romanya) fethinden sonra, Kolezyum’daki kutlamalar 123 gün sürdü. 10000 gladyatörün katıldığı bu kutlamalarda Afrika’dan getirilen aslan, leopar, antilop ve ayılardan oluşan toplam 11000 vahşi hayvan öldürüldü.

Mimari Özellikleri

Bugün gördüğümüz Kolezyum’un büyük kısmı, Vespasian zamanındaki orjinal yapıdan sonra yapıldı. Kolezyum, tarihi boyunca birçok yangın, deprem, savaş atlattı. Yıkılan yerler tekrar yapıldı. Restore edilen yerlerde o zamana özel damgalı Roma tuğlaları kullanıldığından, hangi kısımların ne zaman yapıldığı bilinmektedir.

Arenanın tabanından ve tribünlerdeki koltuklardan geriye hiçbir şey kalmadı. Seyirciler toplumsal hiyerarşiye göre otururlardı. Yüksek konumdakiler dövüş alanına en yakın otururdu.

Dışarıdan içeriye doğru dört dairesel koridordan oluşuyor. 80 adet giriş kapısı bulunuyor. 4 kapı imparator ve senatörler için ayrılmış. Toplam kapasitesi ise 50000 ‘dir.

Dikkat çekici diğer bir kapı da “Porta Libitinensis”. Adını Roma mitolojisinde ölüm tanrıçası Libitina’dan alıyor. Ölen gladyatörler bu kapıdan çıkarılırdı. Gladyatörler arenaya “Porta Triumphalis” kapısından girerdi. Hayatta kalanlar “Porta Sanivivara” yani hayat kapısından çıkarlardı.

Yerin Altındaki Kolezyum

Kolezyumun altında, arenanın kendisinden daha büyük bir alan ayrılmış. Köleler, sahne görevlileri, hayvan eğitmenleri, avcılar, kafeslerindeki vahşi hayvanlar, zincirlere vurulmuş mahkumlar ve gladyatörler için ayrılmış minik hücreler ve geçiş yollarından oluşan bir alan. Kolezyumun altından, gladyatörlerin eğitim yaptıkları, Ludus Magnus’a da bir geçiş yolu vardı.

kolezyum yeralti
Yeraltındaki yapıyı gösteren bir çizim.

Kolezyumun deniz savaşları için suyla doldurulup eğitim yapıldığına dair çizimler de bulunuyor. Hatta savaşlarda kullanılan atlara burada yüzme eğitimleri veriliyordu.

Kolezyum’un Rönesansa Etkileri

Rönesans sanatçılarının inceledikleri klasik dönem mimari eserler arasında Kolezyum da bulunuyordu. Rönesans döneminde yapılan birçok sarayın dış cephesinde, Kolezyum’un dış duvar tasarımının etkisi görülebilir. Bunun ilk örneği de Leon Battista Alberti’nin tasarladığı Floransa’daki Palazzo Rucellai’dir.

Gezi Notlarım

Girişte Sıra Beklemeyin

Kolezyumu Roma’ya üçüncü gidişimde gezdim. Daha evvelki Roma seyahatlerimde burayı ziyaret etmek istemiş ancak her iki denememde de girişteki kalabalıktan dolayı vazgeçmiştim. Tarihi yapıları yalnız gezmeyi tercih etsem de, saatlerce süren sırayı beklememek için bir tura katıldım. Yine de Kolezyum’a girişimiz 1 saate yakın sürdü. Kolezyum’dan çıktıktan sonra rehberimiz değişti ve Palatino Tepesi ve Forumu da gezdik. Fazla vaktiniz yoksa bir tura katılmanızı tavsiye ederim.

kolezyum giris sirasi roma
Kolezyum önündeki kalabalık.

Kolezyumu daha detaylı gezmek isterseniz Roma’ya gelmeden bir planlama yapmanızda fayda var. https://www.turismoroma.it/en buradan biletinizi alabilirsiniz. Birkaç günlük bir planlama yapacaksanız toplu taşıma ve bazı müzelere giriş sağlayan Roma Pass (https://www.romapass.it) düşünebilirsiniz.

Antik Roma Gezintisi

Kolezyum, Roma’da öncelikle görülmesi gereken yerlerden. Sonrasında Palatino Tepesi, Forum ve Trajan Sütunu ile Antik Roma’nın kalbinde bir gezinti yapabilirsiniz. Roma’dan diğer yerlerden aldığım bazı notlar: Roma Gezilecek Yerler: Güzel meydanlar diyarı

Kaynaklar:

  • The Colosseum / Keith Hopkins, Mary Beard.

Visited 20 times, 1 visit(s) today

- Advertisement -

Uçak Notları'na Eklenen Yeni Yazılar İçin Abone Olun!

- Advertisement -